Almanya’dan Türkiye’ye ailesiyle birlikte sınır dışı edilen Mahmut Akyüz, gece yarısı polis operasyonuyla sınır dışı edildikleri söyledi. Akyüz Alman polisini insanlık dışı muamele yapmakla suçladı.
3 Aralık gece yarısı saat 02:30 civarında polisin yaptığı bir baskınla Almanya’nın Hessen eyaletindeki Sontra kasabasında göz altına alındıktan sonra Türkiye’ye gönderilen Akyüz ailesi Alman polisini insanlık dışı muamele yapmakla suçladı. 30 yıldır Almanya’da yaşayan Mahmut Akyüz tüm aile bireylerinin uykuda olduğu gece vaktinde polisin kapılarını kırarak içeri girdiğini ve hiçbir açıklama yapmadan tüm bireyleri gözaltına aldığını ifade etti.
Baskın sırasında 40’tan fazla polisin bulunduğunu iddia eden Mahmut Akyüz “Gecenin bir yarısı gözlerimi açtım 4-5 polis etrafımı sarmış. Evin içerisi polislerle doluydu 40 belki daha fazla polis vardı. Şok geçirdim. Küçük çocuklarıma gittiler önce. Sahra 15, Muhammet 13 yaşında. Çocuklar bağırmaya, çırpınmaya başladı. Ben sadece « ne yapıyorsunuz, çocukları bırakın, korkuyorlar » demeye çalıştım” şeklinde olayı anlattı.
Elleri kelepçelendikten sonra beline takılan bir kemer ile ayaklarına pranga takıldığını belirten Akyüz, baskın nedeni konusunda polisin kendisine « Sen ne yaptığını biliyorsun » şeklindeki sözlerde fazla bir açıklama yapmadığını kaydetti.
Havaalanında kamera olan bir odaya götürüldüklerini belirten Akyüz, polislerin kendisinden soyunmasını istediklerini söyledi. Kabul etmeyince polislerin kendisini zorla soyduğunu ileri süren Akyüz, tüm aile bireylerinin de soyulduktan sonra arandığını iddia etti.
Eşi ve 5 çocuğu ile birlikte özel bir uçağa bindirildiklerini söyleyen Mahmut Akyüz, kendilerine en az 20 polisin uçakta eşlik ettiğini kaydetti. İstanbul Havaalanı’nda tüm özel eşyaları verildikten sonra Türk polisine teslim edildiğini kaydeden Akyüz gözaltına alındıktan sonra öldürüleceğini düşündüğünü söyledi.
DW Türkçe’de yer alan haberde Alman yetkililerinin konuyla ilgili sözlerine yer verildi. DW haberine göre, yetkililer aileye geçerli oturumları olmadığı için sınır dışı kararının bildirildiğini ancak gönüllü olarak ülkeyi terk etmedikleri için zorla sınır dışı yöntemine başvurulduğunu ifade etti. Yetkililerin sözlerinin gerçek dışı olduğunu savunan Akyüz ailesi ise söz konusu bildirimin kendilerine havaalanında ibraz edildiğin vurguladı.
Polisin kendilerine « terörist muamelesi » yaptığını ve psikolojik yönden çok etkilendiklerini kaydeden ailenin 7 bireyi, başvurdukları bir avukat aracılığıyla haklarını arayacaklarını ve Almanya’ya geri dönebilmek için imza kampanyası başlattıklarını duyurdu.
Mahmut Akyüz, Gülenci olduğunu düşündüğü birinin yüzüne tükürdüğü için sınır dışı edildiğini ileri sürdü

Türkiye’ye gönderildikten sonra Yeni Şafak gazetesine konuşan Mahmut Akyüz sınır dışı edilme nedenini “Ben mahkemelerde tercümanlık yapıyordum. Sığınma başvurusu yapan bir Türk’ün davasında da tercüman oldum. Sözlerinden FETÖ’cü olduğunu düşündüğüm birisi Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a ve Türkiye’ye suçlamalar yöneltiyordu. Ben de ‘Yalan söyleme utanmıyorsun da’ diyerek yüzüne tükürdüm. Bu biraz sorun oldu. Sonra oğlum Türkiye’nin ve Fenerbahçe’nin maçlarında evimize dev Türk bayrağı astığı için uyarılmıştık. Yine oğlumun giydiği ay-yıldızlı tişört dolayısıyla da yabancılar şubesinde örtülü olarak tehdit edilmiştim. Almanlar bunlara çok dikkat ediyor. Türkler inanılmaz baskı altında…” sözleriyle ileri sürdü.
Farklı diller konuştuğu için Almanya’da yaşayan mülteci ve göçmenlere resmi kurumlarda tercümanlık yaptığını söyleyen Akyüz, çeşitli sosyal yardım kuruluşunda da gönüllü olarak çalıştığını belirtti.
Bizi Sosyal Medya üzerinde takip edebilirsiniz